Merhaba, kendisini ümit kesmeden sulayanlara. Yanan tarlalarına usanmadan tohum eken gönül çiftçileri, merhaba!
İşte geldik, kaçıp durduğumuz o yere, içimize. Diyelim ki bir delinin güncesidir, boşluklarda kurduğu evleri ve onların ötesini, kırmızı ışıklarda saniyeyi kırka bölen aklından geçenleri, gecenin bir vakti ansızın uyanınca hatırladığı o şeyleri; işte, kalbi susacağız ve konuşacağız; içimizden.