Öğüt

Duymaya kulağı, anlamaya gönlü yetmeyecek olana konuşma ve susma. Yokluğa karış usulca.

 

 

Kuşlar uçar, kanatlarıma inan demeden. Gül açar, seyreden var mı, hiç göz etmeden. Kalp sever, değer mi değmez mi bilemeden. Kuş yorulur, gül solar, insan anlar. Ne göç ayıptır ne de kuruması çiçeklerin. Suda debelenmek ancak boğulmayı hızlandırır. Öyleyse bil ki durmak en kuvvetli varma biçimidir, içimizden içimize. Bazen hiçbir şey yapmamak, en büyük işlerden daha çok gayret gerektirir. Dağları durur zannedersin ama yürür. Bulutlar ilerliyor deriz, biraz sonra yağmur olur, döner toprağa. Başlandığın yere dönmek, kolay mı? 

Değişmek bizim için, üzerinde çimlenen toprakla selam veren taşlar bize ne söylüyor? Ezildikçe açan çiçekler arsız mıdır? Gayreti takdir edebilme hüneri her yiğidin harcı değildir. Çiğneyen ayak değil çiğnenen olmaya razı mı gönlümüz? Ezmektense ufalanmak yeğ midir? -Öyledir. Aynadan değil, birilerinden değil, sesten sözden geçip gönlümüzden bilirse insan, şüphe edebilir mi? Güle, sen gül değilsin demek ayıp değil mi? Üstelik aynı bahçede filizlenmişken. Ehemmiyeti yok, kimseler bilmese de hakikat öylece durur ortada. Ziyanda olan gül değil, onu görmeye gözü yetmeyendir.

Kuş yeniden uçar, bahar hep gelir, gelsin. Ayazın sırtını sıvazlamış olan, şenlenen kırların kadrini ne güzel bilir. Vakti var yaşamanın, silmenin ve yeniden yazmanın bir vakti. Beklemekle gelmez ancak kaçsan da gelir.

Bulut toprağa, kuş yuvaya, kalp evine döner.

 

Share:FacebookX
Leave a Reply to Hilâl Cancel reply

5 comments
  • Benimde durmaya ihtycim var ama yapamıyorum malesef ? çok güzel fon müzikte alalh razı olsun yine durup düşündürdü .

  • Kaleminizin mürekkebi, gönlünüzün sözcükleri hiç bitmesin isterim..?

    Pek kıymetli Dilara ablacim, yazılarının altını çizmek, anlamlarını kitap kokusuyla beraber yüreğime nakşetmek isterim.
    Heyecanla beklediğim kitap kargolarında, hic ayrılmak istemediğim kitapçı dükkânlarında senin de kitaplarini gormek isterim..♡?